DURUGÖRÜ TEKNİKLERİ
Durugörü, beş duyu organımız dışında eşya ve düşünceleri algılama ve görme yöntemidir.
Durugörü üç çeşittir:
Birincisi; Basit Durugörü’dür. Basit Durugörü, genellikle gözlerin kapalı olduğu sırada göz önünde beliren anlam ve mesaj taşımayan bir takım imajların görülmesidir. Çoğunlukla gözler kapalıyken beliren birtakım imajlardan oluşur. Durugörünün ilk aşamasıdır. İnsanların belli bir bölümünde bu yetenek kendiliğinden işler durumdadır. Ve bu oran hiç de küçümsenemeyecek boyutlardadır.
Bu seviyede bir durugörüye sahip olan kişiler, gözlerini kapadıklarında istedikleri imajları rahatlıkla görebilirler. Bu imajlar ya kendi isteklerine bağlı olarak görülür, ya da bir takım imajlar otomatik olarak gelip geçer.
İkincisi; Mekan İçinde Durugörü‘dür. Mekan İçinde Durugörü; uzakta meydana gelen olayları ya da yerlerin algılanması ve görülmesidir. Normal olarak görülmesi mümkün olmayan uzaktaki bir yerin veya kapalı, saklı olan şeylerin görülerek tariflerinin yapılabilmesi bu seviyeli bir durugörü yeteneğinde mümkündür
Üçüncüsü; Zaman İçinde Durugörü’dür. Zaman İçinde Durugörü; geçmiş ya da gelecekten bilgi veren kahinlerin kullandıkları yetenektir.Durugörünün en gelişmiş safhasıdır. Durugörünün bu safhasında görülen imajlar geçmiş bir zaman diliminde meydana gelmiş olan bazı olaylarla ilgili olabileceği gibi gelecekte ortaya çıkacak olan bazı olaylarla ilgili de olabilir. Burada da adeta bir film seyredermişçesine olaylar izlenebilir. Bu derece gelişmiş bir durugörü yeteneğine sahip olan kişilerin sayısı bir hayli azdır. Çok ender olarak görülür.
Durugörü özelliğinizi güçlendirmek için önce ufak testlerle kendinizi geliştirebilirsiniz.
Durugörü Teknikleri
- 1. Teknik
Gözlerinizi kapatın ve gözünüzün önünde bir nesne canlandırmaya çalışın ve o nesneyi renklendirmeye çalışn bu çalışmayı yaptıkça bir üst seviyeye çıkın hayal ettiğiniz yerleri görün, bir akrabanızı, sevdiğinizin simasını gözünüzün önünde canlandırmaya çalışın.
- 2. Teknik
Önünüze 3 renkte kalem koyun ve gözlerinizi kapatın kalemleri elinize alın ve karıştırın daha sonra yere koyun ve bir kalemi seçin daha sonra bu kalemin hangi renk olduğunu düşünmeye çalışın acele etmeyin kaleme yoğunlaşın gözleriniz kapalıyken bile o kalemin hangi renk olduğunu görmeye çalışın.
Duru Görü Teknikleri Hakkında Detaylı Bilgiler
Gözönünde Canlandırma
Aşağıdaki egzersiz, gözönünde canlandırma becerinizi geliştirmede size yardımcı olacaktır.
3 adet siyah fon kağıdı alın. Beyaz bir kağıdın üzerine daire ve ortasına bir nokta, artı ve tepesi yukarıya gelecek tarzda bir üçgen çizin ve bunları keserek her birini ayrı ayrı siyah fon kağıtlarınızın tam ortalarına yapıştırın. Şekillerinizin eni ve boyu 10 cm olmalıdır.
Hazırladığınız fon kağıtlarınızdan birini alın ve karşısına geçip oturun. 2 dakika süre ile gözlerinizi siyah fon üzerindeki beyaz şeklinize odaklayın… Sonra gözlerinizi kapatın… Neler olduğunu hissedin. Gözlerinizi ilk kapattığınız an şeklin hala gözünüzün önünde bulunduğunu fakat belli bir süre sonra yavaş yavaş kaybolmaya başladığını farkedeceksiniz. Yapacağınız egzersizlerle bunun süresini uzatmaya çalışın. Kendinizi kasmadan tam tersine serbest ve rahat bırakarak bu çalışmaları her gün sürdürün… Böylece her geçen gün gözde canlandırma yeteneğinizin hızla gelişmeye başladığına şahit olacaksınız…
İmajinasyon ve Durugörü
Durugörü yeteneğinin temeli imajinasyona dayanır.
Peki o halde imajinasyon nedir?
Ancak durugörü yeteneğine sahip kişiler tarafından görülebilen bu görüntülere imaj, bu görüntünün ortaya çıkmasına sebebiyet veren mekanizmaya da imajinasyon denmektedir. İşte bu, imaj ve imajinasyonla ilgili yapılabilecek en basit tanımdır.
Tüm yaşantımız boyunca çok çeşitli imajlar yayınlar ve dışarıdan da çok çeşitli imajlar alırız. Örneğin karşınızdaki bir kişi elmayı düşünürken, aslında onu imajine etmektedir. Yani onun şeklini zihninde canlandırmaktadır.
Siz bunu iki farklı şekilde algılayabilirsiniz. Ya sezgisel olarak elma kelimesi zihninizde belirir, ya da elma kelimesi değil, elmanın görüntüsü zihninizde canlanır.
Birincisine telepati, ikincisine ise durugörü adı verilir. Görüldüğü gibi telepati ile durugörü arasında hem büyük bir paralellik, hem de büyük bir fark bulunmaktadır. Bu tanımdan ortaya çıkan önemli bir sonuç vardır. O da aslında tüm Duyular Dışı Algılamalarımızın temelinde imajinasyon gerçeğinin bulunmasıdır.
İmajinasyonla ilgili buraya kadar yapmaya çalıştığımız tanımlardan da anlaşılacağı gibi, yaşamımızın her anı imajinatif faaliyet içinde geçer. Uyurken bile rüyalarımızla yine imajinatif faaliyetimiz devam eder.
Tüm varoluşumuz süresince çeşitli imajlar yayınlar ve çeşitli imajları alırız.
Yayınlanan İmajlar: Kendi şuurumuz ya da şuuraltımızdan yayınlanan imajlardır.
Alınan İmajlar: Dışarıdan bize gelen imajlardır. Bunların ancak çok küçük bir kısmının farkında olabilmekteyiz. Ancak büyük bir çoğunu hiç farketmeyiz bile…
Fark edebildiklerimiz çoğunlukla beş duyumuza çarpanlardan ibarettir. Farkında olamadıklarımızın çoğu şuuraltımız tarafından algılanmaktadır. Ve yine bunların büyük bir bölümü şuuraltımıza büyük etkilerde bulunurlar. Hatta kendimizin zannettiği birçok düşüncelerimizin oluşmasında bile büyük bir etkide bulunurlar.
Görünmeyen Gözlerinizi Açın…
Durugörü çalışmalarında fiziki gözlerin hiç bir etkisi yoktur. Görülen tüm imajlar duyular dışı bir algılama ile farkedilmektedir. Bu nedenledurugörü yeteneğiniz çalışmaya başladıktan sonra gözlerinizin açık ya da kapalı olmasının hiç bir önemi yoktur.
Gözlerinizin açık ya da kapalı olması sadece uyguladığınız teknikle ilgili bir ayrıntıdır.
Şimdi, Durugörü çalışmalarınızı başlayabilirsiniz; bu çalışmaları evinizde kendi başınıza uygulayabilirsiniz…
- 1.Durugörü Çalışması
Bu metotda fiziki gözlerinizi kapatıp, görünmeyen gözlerinizi açacaksınız… Şimdi bu metodu görelim… Siz kendinize bu metotlardan hangisi uygun görüyorsanız onu seçebilirsiniz…
Aşağıdaki teknik tamamen kendi kendinize yapacağınız telkinlere dayanır.Gözlerinizin kapalı olduğu bu tekniği uygulayabilmek için yatağınıza uzanın ve nefes alma tekniklerini de kullanarak derin bir şekilde gevşeyin.
“Zihninizi tamamen boşaltın… Zihninizi biraz sonra çıkacak görüntülere kaydırın… Zihninizin derinliklerinden, karanlıklar içinden çıkacak olan ışığı düşünün… Sadece ışığa konsantre olun… Kendinizi asla zorlamayın… İlk denemelerde göremeseniz bile zaman içinde kendi kendinize telkin ettiğiniz tüm imajları rahatlıkla görebileceksiniz… Acele etmeyin… Kendinizi serbest bırakın… Birazdan karşınızda ışığı göreceksiniz… Önce hafif bir dumana bakıyormuş gibi bir his duyacaksınız…
Yoğun ve kuvvetle aydınlatılmış bu dumana bakın… Dumanı izlerken gittikçe zayıfladığını hissedeceksiniz… Yavaş yavaş kaybolacak… Kaybolurken siz o dumanın içinden çok sevdiğiniz bir yeri göreceksiniz… Belki de evinizin çok sevdiğiniz ya da kendinizi rahat hissettiğiniz bir bölümü… Dumanın içine bakın… Birazdan dağılıp gidecek ve sizin sevdiğiniz yer ortaya çıkacak… Onu gittikçe daha net olarak göreceksiniz… Duman kalkıyor… Ve siz birazdan orayı açık olarak göreceksiniz… Oraya bakın… Bakın oraya… Bütün dikkatiniz o hayale yönelmiş olsun… Bütün dikkatiniz o hayale yöneldi…
Görüntünün kesinleşmesini ve berraklaşmasını bekleyiniz… Kendinizi serbest bırakın… Gevşeyin… Daha çok gevşeyin…Görüntü gittikçe daha berraklaşıyor… Görüntüyü izliyorsunuz… Görüntü kaybolabilir… Telaşlanmayın… Yeniden ortaya çıkacaktır. Dikkatinizi o görüntüye yönlendirin… Onu tekrar görüyorsunuz… Onu izleyin… Şimdi de görüntünün içinden bir çiçek çıkmasını isteyin… Bunu düşünün… Çiçek karşınızda beliriyor… Bütün dikkatinizi bu görüntüye yönlendirin… Bütün dikkatiniz bu çiçek üzerinde… Dikkatinizi her ayrıntısı üzerinde tutunuz… Rengine dikkatle bakın… Şimdi başka bir renk seçin…
Çiçek sizin seçtiğiniz bu renge bürünecek… Renk değişimi düzenli olacak… Çok yavaş bir şekilde gelişecek… Aradaki bütün renklerden geçip sizin tercih ettiğinize yaklaşacak… Sonunda çiçeği sizin tercih ettiğiniz renkte görene kadar dikkatle çiçeğe bakın… Zihniniz bomboş… Siz bütün dikkatinizi incelemekte olduğunuz görüntüye yönlendiriyorsunuz… Görüntü iyice netleşti… Çiçeğin kokusunu bile hissedebiliyorsunuz… Koklayın… Bu koku sizi daha da gevşetiyor… Zihniniz bomboş… Çiçeği son bir kez koklayın ve bırakın gitsin… Zihniniz bomboş… Görüntü kayboldu… Zihninizi yeni bir görüntüye hazırlayın…”
- 2.Durugörü Çalışması
“… Şimdi de kendinizi televizyonunuzun karşısında düşünün… Daha önce seyrettiğiniz bir programı orada yeniden izleyebilirsiniz… Ekran tam karşınızda duruyor… Kendinizi onu seyrederken düşünün… Programın bir parçası az sonra ekranda belirmeye başlayacak… Tüm dikkatinizi ekrana yönlendirdiniz… Onu seyrediyorsunuz… Sanki gerçekten ona bakıyormuşsunuz gibi son derece net görüntüler gelmeye başladı… Programı seyredin… Bekleyin… Program gittikçe netleşiyor… Bomboş bir zihinle görüntülere bakın… Aynı zamanda sesini de duyuyorsunuz… Hepsi çok canlı ve gerçek bir izlenim veriyor…
Az sonra gözlerinizi açacaksınız… Şimdilik bu sakin ve hoş durumda kalın… Kaslarınızın gevşek durumunu koruyun… Hafızanızın boşluğunu koruyun… Biraz sonra gevşeme halinden çıkmadan gözlerinizi açacaksınız… Sakin ve rahat durumunuzu koruyun… Evet… Şimdi yavaşça gözlerinizi açın… Ve ilgisiz bir seyirci gibi çevrenize bakın… İlgisizce bakın… Çevrenizdeki cisimlere bakın… Hepsinin çevresine bakın… Cisimlerin çevresinde renkli haleler göreceksiniz… Şayet renklen açık olarak görüyorsanız bir sonraki cisme geçin… Bu deneyden çok memnunsunuz… Özellikle bazı cisimler çok renkli haleler çıkartıyor…
Bu cisimlere geçin… Tekrar gözlerinizi kapatın… Zihniniz bomboş… Vücudunuz gevşek… Bu harikulade bir gevşeme durumu… Uyanınca kendinizi tamamen yenilenmiş hissedeceksiniz… Biliyorsunuz ki alıştırmanın her tekrarı gevşemenize ve kolaylıkla düşüncelerinizi sakinleştirmenize yardım edecek… Bu alıştırmanın her tekrarı gittikçe daha kolay bir şekilde istenilen şuur durumuna girmenize yardım edecek… Ve duyu dışı algılamalarınız kolaylıkla gelişecektir… Her zaman düşüncelerinizi kontrol edebileceksiniz… Görüntülere hakim olacak ve durugörü algılamanızı geliştireceksiniz… Görüntüler denetiminiz altında olacak…
Sadece görmek istediğiniz görüntüler belirecek… Düşünceleriniz yapıcı yararlı ve pozitif olacak… Yaşamınız mutlu verimli ve başarılı olacak… Az sonra yavaş yavaş bu gevşemiş şuur durumunu terketmeye başlayacak ve normal şuurunuza geri döneceksiniz… Bunun için kendinizi hazırlayın… Gittikçe gevşeme şuurundandan çıkıyorsunuz… Normal uyanık halinize dönünce yenilenmiş olduğunuz, iyimser olduğunuzu ve yeni bir enerjiyle dolu olduğunuzu hissedeceksiniz… Normal şuurunuza geri dönüyorsunuz… Ellerinizi, ayaklarınızı ve başınızı oynatın ve kendinizi gerin… Tamamen uyandınız… Son bir kez gerinerek gözlerinizi açın…”
Yukarıda aktarılan metotlarla yapacağınız pratik uygulamalar sizde belli bir süre sonra basit durugörü yeteneğinizin işlemeye başlamasına imkan sağlayacaktır. Şu ana kadar görmüş olduğunuz imajların büyük bir bölümü sizin şuuraltınızdan kaynaklanan ya da sizin iradeniz sonucu sizin düşüncelerinizin sonucu ortaya çıkan görüntülerdi… Ancak psişik vizyonunuzu mükemmelleştirmek için hiç bir zaman çaba göstermekten vazgeçmemek gerektiğini unutmayınız. Henüz keşfedilmeyi bekleyen sınırsız derinlikler ve imkanlar sizi beklemektedir. Bu araştırma alanında son yoktur…
Çalışmalarınız ilerledikçe mekan içinde durugörü ve hatta zaman içinde durugörü yetenekleriniz de gelişmeye başlayacaktır. Eğer böyle bir ideale ulaşmayı hedeflediyseniz, yapacağınız tek şey muntazam ve düzenli olarak çalışmalara devam etmektir. Bu aşamalara gelebilmek ve bu aşamaları kalıcı halde tutabilmek için mutlak surette egonuza hakim olmanız şarttır. Eğer bunu başaramazsanız mekan içinde durugörü ya da zaman içinde durugörü yeteneğine ulaşsanız bile bu yeteneğinizi uzun bir süre elinizde tutamazsınız.
Kehanet yeteneğine sahip olmak demek aslında zaman içinde durugörü yeteneğine sahip olmak demektir. Bu açıklamadan hareket ederek, dünya üzerinde ortaya çıkan bilinen ya da bilinmeyen tüm kahinler bu yeteneğe sahip kişilerdi diyebiliriz. Bunların içinden en tanınmışı şüphesiz ki Nostradamus’dur. Eğer onun hayatını konu alan filmi izlediyseniz, kendisinin durugörü yeteneğinin nasıl çalıştığım ve gelecekte ortaya çıkacak bazı olayları sanki televizyon ekranından seyredermişçesine nasıl izlediğini görmüşsünüzdür.
Ancak hemen ifade etmeliyiz ki, bu derecede ileri seviyeli bir durugörüye sahip olmak hiç de kolay değildir. Belli bir ruhsal olgunluk ve büyük bir sorumluluk ister… Nostradamus kendisine düşen bu sorumluluğu son derece büyük bir alçak gönüllülükle yerine getirmiş ve gelecekle ilgili almış olduğu tüm bilgilerini açık bir şekilde değil şifrelendirerek geleceğe emanet etmiştir. Bir başkası olsa böbürlene böbürlene bunları aktarmaya kalkabilirdi.
Yine konu açıldığı için hatırlatmadan geçmek istemiyorum, eski Sufi Geleneği’nde de bu prensip aynen uygulanırdı. Durugörüsü gelişen hiç bir Sufi gelecekle ilgili aldığı bir bilgiyi açık bir şekilde değil, üstü örtülü bir şekilde vermeye aşırı bir özen gösterirdi. Bu yolun edebi budur… Bu edebe uyamayacak olanlara bu yolun kapısı uzun süre açılmaz…
İşte bu nedenle yaptığınız çalışmalardan ve elde ettiğiniz gelişmelerden kimseye söz etmeyin…