Home ASTROLOJİ Amerika ve İslam

Amerika ve İslam

by Rafael Zakra

Amerika ve İslam

Sayfada Neler Var?

GÖSTERGELERİN İLGİNÇ ÖYKÜSÜ

Wayne Moody

Daha çok Basra körfezi olarak bilinen 50° Doğu meridyeninin çevresindeki ülkelerle olan Amerikan bağlantıları, seksen yıla yakın bir zamandır (1933-2010) giderek kalıcı bir öneme doğru gelişim göstermektedir.

Basra Körfezi, kökeninde, Birinci Dünya ülkelerinin, Üçüncü Dünya ülkelerince kontrol edilen kaynaklara eşitsiz biçimde bağımlı olduğu bir petrol çağının ‘Sıfır Noktası’ olmuştur.

Dahili bir muhtırada; özellikle birinci Amerikan-Irak savaşına neden olan Irak’ın Kuveyt’i işgal ettiği 1991 yılından beri bölgeye akıtılmış olan Amerikan kanına, hazinesine ve ruhuna dramatik biçimde dikkat çekilmiştir.

Amerikan kültürünün temel unsurları, Amerikan halklarının ataları, onların mirasları ve Eski Ahit dininin derin kökleri Mezopotamya/Irak bölgesindeki eski Ur, Babil, Harran kentleriyle, Dicle/Fırat Deltası’ndaki Ninova’dan doğmuştur.

Her Amerikalı Körfez Bölgesi’nin tarihiyle şu veya bu şekilde bir bağlantıya sahiptir. Akla İlk gelenler, ‘Cennet (Eden) Bahçesi’, 60 dakika saat ve 360 derecelik dairedir.

devam

Bugünün en önemli sorunu, bu kutsal toprakların geleceğinin ne olacağıdır.

Amerika’nın 50° Doğu meridyeni bölgesine komşu olan modern toplumlarla (Bahreyn, İran, Irak, Kuveyt, Umman, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Batı Hazar Denizi ve Yemen ile) ilişkisi ne durumdadır?

Önemli bir gelişme olan Birinci Körfez Savaşı, 15 Ocak 1991’deki Güneş Tutulması’nın hemen sonrasında ilk dördün hilalinin altında dramatik biçimde başlamıştı.

devam

Kritik olayların Güneş veya Ay Tutulmaları civarında toplandığı yorumuna bugün çok az itibar ediliyor, bir mantık noksanlığı, eski  zamanlara ait bir batıl inanç olarak görülüyor.

Zaman ve değerler değişti. MÖ. 331’de bir savaştan önce ortaya çıkan geleceğe ilişkin herhangi bir işaret, günümüzün komutan ve askerlerinin yorumlayacağından çok daha farklı yorumlanırdı.

Tarihin akışını değiştiren, Büyük İskender’in Pers imparatoru Darius ile Erbil’de (Arbela-Gaugamela) yaptığı destansı savaş, MÖ. 20 Eylül 331 civarında meydana gelen Ay Tutulmasının ardından Enuma Anu Enlil’in Astronomi Günlüğü tabletlerine çivi yazısıyla kaydedilmişti.

devam

Amerika’nın Körfezde yaptığı en uzun savaşı başlatan 15 Ocak 1991 tarihindeki Halkalı Güneş Tutulması, 15 Ocak 2010’da tekrar meydana gelmiştir.

Amerikan askerleri, kaderin bir cilvesi olarak, 21. Yüzyılda Kerkük ve Musul’da, eski Gaugamela muharebe alanının yakınında savaşıp ölmüşlerdir.

İskender’in Darius’la savaşında olduğu gibi günümüzdeki Amerikan-Irak savaşı da tarihsel bir dönüm noktası olarak değerlendirilecektir (Çok önemli bir ‘Kritik An’ olarak).

Amerika ve İslam

Amerika ve İslam

Belgelenmiş bu astrolojik olayların ışığında, 15 Ocak 2010’da gündeme gelen tutulma simgesinin, eski liderlerin öncül ipuçlarını dikkate almasına benzer şekilde, günümüzün karar mercilerince neden dikkate alınması gerektiğine açıklık getiren aşağıdaki kısa astrolojik/astronomik öykü üzerinde düşünün.

devam

 

Öykümüze ilk olarak Birleşik Devletlere, ‘Kritik Nokta’sına (Campion’un ‘Kritik An’ kavramına) ancak yakın geçmişte (4 Temmuz 1776, 4:47 p.m., Philadelphia) ulaşabilmiş;

çoğu antik çağa ait bir kültürler, krallıklar, milletler mozaiğini bünyesinde birleştirerek bir cumhuriyetin güçlerini tezahür ettirmiş olan bir ülkeye odaklanarak girdik.

 ‘Yeni Dünya’yı temsil eden Amerika’nın, hem coğrafi olarak yalıtılmış olması, hem de bütün Amerikan mültecilerinin bir bakıma annesi olan ‘Eski Dünya’ anlayışının dışında bulunduğu görüşü, geçmişe ait bir egzotik yanılsamadır yalnızca.

Eski ve yeni dünyaları ayıran şey, mesafe ve zamanın ufuklarıdır.

Uçsuz bucaksız Atlantik okyanusunun ufku ve onu aşmak için  gerekli olan süre (en iyi koşullarda haftalar, aylar),

bu iki dünyayı birbirinden yalıtmakta etkili olmuştu. Elbette bugün iletişim, enerji ve taşımacılıktaki ilerlemeler hem mesafe hem de zaman engelini önemli olmaktan çıkarmıştır.

Dünya artık içinde Amerika’nın yolculuğunu seyredeceği bakış açısını gerçekleştirmiştir.

devam

Birleşik Devletler, egemen bir ülke olarak daha en başından, zaman ve uzamın neden olduğu gestalt güçlüklerine karşın, 1784 yılında Barbary Coast korsanlarına haraç ödentisinin kongre tarafından tahsis edilmesiyle, uzak İslam ülkeleriyle bir ilişki geliştirmek zorunda kalmıştır.

En nihayetinde Amerika’nın 1805 yılındaki ilk denizaşırı savaşının başlamasına kadar 15 yıl boyunca her yıl 1 milyon Amerikan Doları ödenmiştir.(1)

1830 yılında ise topraklarını ve Karadeniz’i Amerikan ticaretine

ilk açtığında Osmanlı İmparatorluğu’na ödemede bulunulmuştur.

Yirmi birinci yüzyıl denizcileri “Montezuma’nın Odalarından … Trablus’un sahillerine” şarkısını söylerken bu ilk ilişkilere atıfta bulunmaktadırlar. Aslına bakılırsa,

“Amerikan diplomasi tarihinin en uzun devam eden ilişkisi” Fas Kralı ile olmuştur. Sidi Muhammad bin Abdullah, “genç Cumhuriyet’le resmi bir antlaşma isteyen” ilk Müslüman liderdir (1784, “Hicrî Takvime göre 1200 yılı”). (2)

Bu örneklerle giriş yaptıktan sonra, şimdi İslam dünyası ile ilk Amerikan ilişkilerinin gelişimini takip etmenin bir yolunu bulmamız gerekiyor.

Bir sürecin hem öncesi hem de sonrası olduğuna göre, herhangi bir delilin geçmişe olduğu kadar geleceğe doğru da izini sürmek için bir yönteme ihtiyacımız var.

İzlenebilecek milyonlarca yol var, fakat ben açık seçik bir yol seçerek hepimizin tanıdığı Kristof Kolomb’un hikayesiyle başlayacağım.

devam

Hem Yeni Dünya’yla hem de Eski Dünya’daki tarihî değişimlerle belgelenmiş bağlantıları olması nedeniyle Kolomb’la başlıyoruz.

29 Mayıs 1453’te Konstantinopol’ün düşüşü, Kolomb’un bizzat kendi hayat yönünü, eski batı dünyasının jeopolitik dünya görüşünden ilham alan seçimlerini şekillendirip teşvik eden bir Hıristiyan/İslam olayıydı.

Isabella ve Ferdinand’ın öncülüğünde ‘Hıristiyanlığın Tekrar Fethetme’ hedefi (1500. Jübile yılından önce İslam’ın İspanyol topraklarından sürülmesi) 2 Ocak 1492 tarihinde tamamlanmıştı.

(3) Fakat Osmanlı tehdidi altında ‘Yeni bir Dünya’ isteği yoğunlaşıyordu.

 Orta ve Uzak Doğu’ya açılan Akdeniz ticaret yolları bloke olan Avrupa krallıklarının alternatif deniz yolları aramasıyla, bir ‘Keşifler Çağı’ ruhu teşvik edildi.

Bu yönelimler, silah/teknoloji/keşifler yarışı yarattı. Böylece haritalar, denizcilik bilimi, pusula, kronometre ve benzeri diğer aletler hızla gelişti.

Denizcilik bilimindeki bu ilerlemeler, astroloji alanına da katkı yaptı ve bazı modern uygulamalar geliştirildi.

devam

Astrolojik bakış açısına göre (4) ‘Kritik An’lar, zamanın sürekliliği içerisinde, kendi içlerinde potansiyel olarak büyük önem taşıyan göstergeler ihtiva eden anlardır.

Şimdi biz öykünün devamını anlatmak üzere bu göstergelere odaklanacağız.

Burada astrolojinin kastettiği  ‘Kritik An’ Amerika için genellikle 4 Temmuz 1776 Philadelphia, Pennsylvania’dır.

Eğer 4:47 p.m. kadar bir zamanı ilave ederseniz (5) dünyadaki her yerin

(haritalarda göründüğü haliyle) Amerikan perspektifine göre değerini saptama becerisi kazanırsınız.

Bu araştırmanın ilerleyen bölümlerinde ilham verici bu haritaları birlikte çıkartacağız.

devam

4 Temmuz 1776, 4:47p.m., Philadelphia, Pennsylvania anına daha dikkatli bir bakış, vurgulanmaya değer bazı güçlü kalıpları ortaya koymaktadır.

Bu Y-şeklindeki üst üste binen kalıplara YOD adı verilir ve onları oluşturan göstergesel bileşenler

(planetler ve açılar), zamanın sürekliliği içinde Amerikan (Hıristiyan)-İslam ilişkilerine ilişkin içgörüler taşır.

Balık burcunu yöneten Neptün, din ile ilişkili olup Balık burcuyla (Balık ile) bağlantısı Hıristiyanlığın en sevilen öykülerinden birine konu olmuştur.

devam

Akdeniz’de Hıristiyan/İslam güç mücadelesinin neden olduğu baskıların izleri Birleşik Devletler’in kuruluşuna kadar geriye gitmektedir.

Kolomb örneğimize tekrar dönelim.

Kolomb, Amerika’nın yaratılmasıyla bağlantılı herhangi bir tartışmada başlıca malzeme olarak, 15.Yüzyıldaki Hıristiyan/Osmanlı mücadelelerinin bir emektarıydı.

Batı Hint adalarına giden yeni güvenli deniz yolları arayışıyla ilgili ilk seferinin haritasında,  28°47’ Aslan burcundaki Mars (Yükselen’in Yöneticisi) ve 18°18’ Yengeç burcundaki Ay’a karşıt konumda olan 24°01’ Oğlak burcundaki Uranüs öne çıkmaktaydı.

Neptün’ün Tepe Noktasının 9. ev tarafında konumlandığı Amerika’nın kuruluş anına göre çıkarılan haritada, bir astroloğun, Hıristiyanlığın spiritüel kökleriyle güçlü göstergesel bağlar bulması beklenir.

Ancak Campion gibi konuyla bağlantılı kaynaklarda ne Musevi ne de Hıristiyan dinleri için gerçek anlamda güvenilir belgelere dayanan ‘Tarihi An’ haritaları bulunmamaktadır.

 Eğer “Hıristiyan Çağı”nın başlangıcı olarak önerilen zamanı esas alırsak MS. 1 Ocak 1, 00.00am (Hıristiyan takviminin başlangıcı) kuramsal zamanına göre hesaplanmış,

Venüs’ün 25°04’ Kova burcunda bulunduğu bir haritamız olur.

Buna karşın daha erken İslam dönemine ait belgelere dayalı bir astrolojik haritaya sahibiz.

İslamiyet, bugün Suudi Arabistan’da bulunan Medine’de, 16 Temmuz 622 tarihinde günbatımında kurulmuştur. İslam Çağı’nın başlangıç horoskopu (6) aşağıda yer almaktadır.

devam

Astrolojik geleneği izlersek, bu İslam-Çağı haritasının kritik göstergeleri, Yükselen, Güneş ve Ay’ın konumlarıdır.

Bu üç nokta, o uzak anın diğer göstergelerinden yalıtılmış olarak ele alındığında, Amerika’nın sürüp gitmekte olan eski İslamiyetin çok daha uzun olan gelişimine ne şekilde uyumlanıp, nasıl ilişki ve bağlantı kurduğunu ve dahil edildiğini netleştirir.

Daha da şaşırtıcı olan ise,  hem Amerika’nın hem de İslamiyet’in ne denli ortak bir kaderi paylaşıyor olduğudur.

Bu içgörüye, Kuzey Ay düğümlerinin her iki haritadaki konumlarına göre ulaşılmıştır:

Birleşik Devletler’in 6°34’ Aslan burcundaki Kuzey Düğümü, İslam-Çağı’nın 6°22’ Aslan burcundaki Kuzey Düğümü ile kavuşum yapmaktadır.

 Bugün Aralık 2010’da, birbirimizi (Birleşik Devletler ve İslam Alemi olarak), Köktendincilik olarak karakterize edilen ortak bir kaderin karşısında, tam anlamıyla kol kola durumda bulmaktayız.

Amerika ve İslam

Astroanaliz İletişim Rafael Zakra
İyilik daima sizinle olsun…

 

İlgili Yazılar

Bir Yorum Yazın